Rize’nin Pazar ilçesinde yaşayan Cengiz Yoğurtçu kurduğu atölyedeki el yapımı çayın üretim aşamalarına ait görüntüleri sosyal medyada paylaşarak işini büyüttü. Yurt dışından çay siparişi almaya başlayan Yoğurtçu, tüm ekipmanı temin edip aldığı KOSGEB desteğiyle de atölyesini geliştirdi. Firmalara gönderdiği çayları beğeni toplayan Yoğurtçu’nun çay atölyesi, yerli ziyaretçilerin yanında yabancı turistlerin de ilgi odağı olmaya başladı.
Türkiye’den sipariş ettikleri el yapımı çayın serüvenini merak edip, yerinde gözlemlemek isteyen Hollandalı Christina-Johannes Kierner çifti, Amsterdam’dan yola çıkarak Rize’ye geldi. Girdikleri çay bahçesinde elleriyle çay hasat eden turist çift, atölyede de kendileri ‘siyah’, ‘orlong’ ve ‘yeşil’ türlü çaylarını üretti.
Kierner çifti, ayrıca kendi ürettikleri çaylarını da birbirine hediye etti.
Cengiz Yoğurtçu “Bazı firmalara sürdürülebilir çay tarımı danışmanlığı yapıyorum. O firmalar benden numune istedi. Onlar tur firmaları, turistlerle çalışıyorlar İlk başta 1 kilo yaptım. Yaptıkça ekipman almaya başladım. Kazandığım parayla atölyemi geliştirdim. Sonrasında KOSGEB’de projem onay gördü. Ürün çıkarmaya devam ettikçe sosyal medya hesabım da büyüdü. Yurt dışından talepler gelmeye başladı. Geçen yıl Hollanda, Fransa’dan misafirler ağırladım. Çay tarımını ve üretimini deneyimlemek için geldiler. Genellikle 5 kişi alıyoruz, yerimiz küçük. Amacım Türk çayını tanıtmak, kendi çayıma katma değer sağlamak” dedi.
“YABANCILAR TÜRK ÇAYINI TANIMIYOR”
Türk çayının yolculuğunu misafirlerine aktarmaya çalıştıklarını söyleyen grup rehberi Seda Algün “Avusturya’da eşimle birlikte bir çay dükkanımız var. Yıllardır Türk çayının tanıtılması için çalışıyoruz. Bu sene de ilk defa müşterilerimiz ile Rize’ye Cengiz Bey’in çay okuluna geldik. Çok güzel bir deneyim ve burada olan herkes çok mutlu. Çayın nasıl yapıldığını, ne kadar büyük emeklerden geçtiğini öğreniyoruz. Misafirlerimiz çay sevdalısı, daha çok öğrenmek için buraya geldi. Türk çayını ne yazık ki sadece yurt dışında yaşayan Türkler tanıyor. Yabancılar Türk çayını pek tanımıyor. Özellikle kalitesi düşük bir çay olarak biliyorlar. Amacım bunu değiştirmek” diye konuştu.
“ÇAY ÜRETMEK ÇOK SAYGI GEREKTİREN İŞ”
Çay meraklısı çiftten Christina Kierner de “35 yıldır evliyiz. 35’inci yılımızı burada kutlamak için özellikle bu çay turunu seçtik. İlk defa Türkiye’ye geldim. Çok etkilendim. Daha öncesinde çay ve Türkiye hakkında pek bir bilgim yokmuş. Gördüm ki çay üretmek çok saygı gerektiren bir iş. Çok zor ve yoğun bir iş” dedi.
Johannes Kierner ise “Daha çok Marmara Bölgesi’nden Türkiye’yi tanıyordum. Rize’yi de sadece haritadan biliyordum. Çay merakı için geldik ve çok etkilendim. İlk defa bir çay bitkisi gördüm. Buradaki dağlar, yemekler ve insanların sıcaklığı beni çok etkiledi. Çok minnettarım” ifadelerini kullandı.